- ecel
- (A.)[ ﻞﺝا ]hayatın sonu.
Osmanli Türkçesİ sözlüğü . 2015.
Osmanli Türkçesİ sözlüğü . 2015.
ecel — is., Ar. ecel Hayatın sonu, ölüm zamanı Vaktinize hazır olun / Ecel vardır gelir bir gün. Yunus Emre Birleşik Sözler ecel beşiği ecel şerbeti ecel teri Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller ecel aman verirse ecel geldi ciha … Çağatay Osmanlı Sözlük
ecel teri — is. Çok korkmak, çok sıkılmak, bunalım geçirmek, ölüm duygusuna kapılmak anlamlarındaki ecel teri (veya terleri) dökmek (veya akmak) deyiminde geçen bir söz Tek kollu korsan, şimdi benim karşımda titriyor, ecel terleri döküyordu. F. F. Tülbentçi… … Çağatay Osmanlı Sözlük
ECEL-İ MUALLAK — Levh i Mahv İsbat ta mukadder olarak yazılı, bâzı şartlarla mukayyed olan ecel. Ecel i müsemma … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
ecel şerbeti — is. Ölmek anlamındaki ecel şerbeti içmek deyiminde geçen bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
ECEL-İ KAZÂ — (Bak: Ecel i mübrem … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
ECEL-İ MÜBREM — Elinden kurtulunması mümkün olmayan, kaçınılmaz olan ecel … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
ECEL-İ NÂ-GEHAN — Ansızın gelen ecel. Birdenbire âni ölüm, vefat … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
ECEL — Epithermal Critical Experiments Laboratory Contributor: CASI … NASA Acronyms
ECEL — Her mahlukun ve canlının Allah tarafından takdir edilen ölüm vakti. Âhirete göç etmek. * İleride olacağı şüphesiz olan. * Allah ın takdir ettiği ömür … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
ecel beşiği — is. Çok tehlikeli taşıt veya geçit … Çağatay Osmanlı Sözlük